11 Eylül 2009

Piano Piano Bacaksız-Tunç Başaran





Yönetmen : Tunç Başaran
Senaristler : Tunç Başaran, Kemal Demirel, Umit Unal
Tür : Komedi, Dram, Aile
Ülke: Türkiye
Süre: 80 dak.
Ödül : 1991-İstanbul Film Festivali En İyi Yönetmen ödülü
Oyuncular (ilk 5): Rutkay Aziz, Emin Sivas, Serap Aksoy, Yaman Okay, Ayşegül Ünsal

Konusu:

Küçük Kemal, 1940'ların İstanbul'unda eski bir konakta yoksul ama sevgiyle yaşayan mutlu insanları anımsayabildiğince anlatır. Konağın bahçesindeki kuyuya düşen ışık, onların yaşamını bir sihir gibi değiştirebilecek midir? İmece, dayanışma, saygı ve sevgi... Artık kaybolmaya yüz tutmuş bu kavramları anımsayanlar, "sadece sevgiden oluşan bir dünya içinde yaşamak ne büyük mutluluktu" diyebilecekler midir? Piano Piano Bacaksız , 1991 yılında İstanbul Film Festivali En İyi Yönetmen ödülüne layık görülmüştü.

Belki de dönem filmlerinin en iyilerinden biri. Küçük Kemal’i ve aynı ev içinde yaşamak zorunluluğu olan yoksul bir çok insanın zorluklara rağmen mutlu olabilme başarılarını izliyorsunuz tüm film boyunca. Filmin en önemli unsuru Müşfik Kenter’in sesi ile can bulan anlatıcı.

 

Kemal Demirel

1926'da İstanbul'da doğdu. Taksim Lisesi'ni bitirdi. İ. Ü. Fen Fakültesi'nde dört yarı yıl matematik-astronomi okudu. Edebiyat Fakültesi Felsefe Bölümü'nde dört yıl Prof. Dr. Takiyettin Mengüşoğlu'nun ders ve seminerlerine katıldı. 1966'da Yankı Yayınevi'ni kurdu.

filme konu olmuş kitabı edinmek için


Tunç Başaran

(d. 1 Ekim 1938, İstanbul), Türk yönetmen.

Babası marangoz Fikri, annesi yazar Pakize Başaran, kızı Zeynep Göksu'dur. Çocukluğu ve gençliği İstanbul’un Fatih semtinde geçmiş. Yaşamını değiştiren yerin, eskiden Direklerarası adı verilen Şehzadebaşı olduğunu söyler; çünkü orada yedi sekiz sinema vardır. Altı yaşından itibaren o sinemalarda oynayan filmlerle haşır neşir olur. Sevgili dostu, yazar İslam Çupi’yle Fatih Kaymakamlığı karşısındaki Hava Şehitleri Parkı’nın parmaklıklarına oturur, seyrettikleri filmleri tartışırlar. Ona John Ford lâkabını takan da Çupi’dir. 17 yaşındayken evden kaçar. Amacı kaçak olarak bir şilebe binip Amerika’ya gitmektir. Sinemacı olacaktır ve Charlton Heston’u görecektir her nedense. Adapazarı’nda yakalanır.

Edebiyat Fakültesi’nde okurken yönetmen Memduh Ün’le tanışır. Yazdığı bir senaryoyu okuyan Ün kendisine asistanlık teklif eder. Dört sene Ün’ün yanında çalışır. “Ne öğrendiysem ondan öğrendim” der Başaran. O arada Lütfi Akad, Halit Refiğ, Atıf Yılmaz, Ertem Göreç gibi ünlü yönetmenlerin yanında da asistanlık yapar.

1964 yılında ilk filminde, “Borusunu Öttüren” adlı oyunu senaryo haline getiren Orhan Kemal’le çalışır. Sonra “Kara Memet” ve Orhan Kemal’in “Bekçi Murtaza”sını çeker. 1966’da askere gider. Sinemadan kopmaz, çok trajik bulduğu Adnan Menderes’in hayatını film yapmak ister, araştırmalara başlar.

Askerlik görevinin ardından yine setlere döner. 70’li yılların başında Yeşilçam’daki seks filmleri furyası ve gerçek film yapımcılarının piyasadan çekilmesinden dolayı yönetmenliği bırakıp bir gecede evini şehir dışına taşır. Bir yıl kadar hiçbir iş yapmaz. Menderes’le ilgili araştırmalarına devam etmektedir.

Reklam sektörüne geçer ve reklam filmleri çekmeye başlar. Bir süre sonra bu alanda bir numara olur. On beş yıl aradan sonra. yeniden sinema filmi yapma zamanı geldiğine inanır. Kazandığı bütün parayı senaryosunu da kendi yazdığı “Biri ve Diğerleri” adlı filme yatırır. Film kendisine 1987 Antalya Film Festivali’nde Jüri Özel Ödülü’nü, ardından 1988’de İstanbul Film Festivali’nde (o günlerdeki adıyla İstanbul Sinema Günleri) En İyi Türk Filmi Ödülü’nü getirir. Sonra “Uçurtmayı Vurmasınlar”ı (1989) yapar.

Başta 8. Uluslararası İstanbul Film Festivali’nde kazandığı “Yılın En İyi Türk Filmi” ödülü olmak üzere, yurt içi ve yurt dışında En İyi Film, En İyi Yönetmen dallarında birçok ödül alan bu film “En İyi Yabancı Film” dalında Oscar aday adayı olur. Arkasından “Piano Piano Bacaksız” (1991) filmi gelir. O da “Uçurtmayı Vurmasınlar”ın başarısını yakalar. “Uzun İnce Bir Yol” (1993), “Sen de Gitme” (1996), “Kaçıklık Diploması”(1998), “Abuzer Kadayıf” (2000) Başaran’ın uluslararası sinema tarihinde yerini almış filmleridir. Uzun süredir Adnan Menderes konulu belgesel ya da belgesel/drama çalışmalarını aralıklarla sürdürmektedir.

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with thumbnails