23 Haziran 2010

Pale Blue Dot



1990 yılında insansız uzay aracı Voyager I, dünyanın da içinde bulunduğu güneş sisteminden ayrılmak üzereydi. Altıbuçuk milyar kilometre uzaklıktaydı dünyadan. 1977 yılında başladığı yolculuk bitmeyecekti belki de; belki bizim bilmediğimiz karanlıklarda, bir yerlere doğru gitmeyi sürdürecekti. Ama biz, bir daha hiçbir haber alamayacaktık ondan. Kendisinden bekleneni yerine getirmiş, görevini tamamlamıştı. Bu dünyayla işi kalmamıştı, çekip gidiyordu.

Sagan'ın isteği

Biraz düş kuracak olursak, belki o anda içeride daha yola çıkmadan yerleştirilen eklektik müzik kaydından bir parça çalıyordu. Beethoven'in 5. Senfoni'siydi belki...

Bu kaydın oraya koyulmasını isteyen Carl Sagan'dı. Bilim insanı, astronom; kendine bilimi popülerleştirme gibi de bir görev edinmiş ve bunu başarmış biri.

Ta başından beri projenin içindeydi.
Voyager'in veda anı geldiğinde bir şey istedi meslektaşlarından. 'Son bir kez' dedi, ' yüzünü bize çevirse de, bir görüntü alsa dünyamızdan.' Altı buçuk milyar kilometre uzaktan...

Bu görüntünün bilimsel veri açısından hiçbir yararı olmayacaktı. Ama Sagan'ın o tek fotoğrafta peşinde olduğu şey bilimsel veri değildi; kozmik tablo içinde dünyanın kırılganlığını görmek, vurgulamak istiyordu. Mühendisler gerekeni yaptılar, Voyager döndü, bir görüntü aldı.
Sagan bu görüntüden esinlenerek, hazırladığı metnin adını 'Pale Blue Dot' koydu. (Solgun Mavi Nokta gibi birşey)



O noktaya bir kez daha bakın. O nokta burası. Yuvamız. O nokta biziz. Sevdiğiniz herkes, tanıdığınız, adını işittiğiniz herkes, her insanoğlu yaşayan ve yaşamış olan, orada. Sevinçlerimizin ve acılarımızın toplamı, bir güneş ışınında asılı duran o toz taneciğinde..

Dünya devasa bir kozmik arenada küçücük bir sahne...

Bizim, bu koskoca evrende gidecek başka hiçbir yerimiz olmadığını en azından şimdilik vurgulayan Carl Sagan, küçücük bir toz taneciğinin küçücük bir parçacığında, küçücük bir zaman diliminde utku olsun, şan olsun diye dökülen kanlara, kıyılan canlara, yapılan zulümlere değindi bu metinde...

İnsan kibrinin akıl dışılığı



"Ne kadar da istekliler birbirlerini öldürmeye, nefretleri ne kadar da tutkulu."

Altı buçuk milyar kilometre öteden çekilen bu fotoğraf, bu solgun mavi nokta, yani biz, yani gidecek başka hiçbir yeri olmayan biz, bizim dünyamızın koskoca evrendeki bir toz taneciği oluşu, insan kibrinin akıl dışılığını göstermiyor mu?

O fotoğraftan 'solgun mavi nokta'dan esinlenerek hazırladığı bu duyarlı ve oldukça duygulu metni yazmasının üstünden kısa bir süre sonra Carl Sagan öldü, söyledikleri sanki vasiyet gibiydi.

Gezegenimiz bizi çevreleyen büyük kozmik karanlığın içindeki yalnız bir toz taneciği.. Bir yerlerden bizi bizden kurtaracak bir yardımın geleceğini gösteren bir ipucu da yok..

Bu görüntü, benim için birbirimize daha iyi davranma sorumluluğumuzun ve bildiğimiz tek yuva olan 'solgun mavi nokta'yı sevmemiz ve korumamız gerektiğinin altını çiziyor..

(Milliyet Sanat-Haziran 2010 sayısı)

Bende bir zamanlar yaşamla ilgili ne zaman bir kaygı duysam evreni ve o muazzam büyüklüğü hayal ederdim ve bir süre sonra kaygı yerini belirsiz bir beyazlığa bırakırdı-teknojinin bunca geliştiği bu dönemde Sagan'ın da vermek istediği bu duyguyu çocuklarımıza okulda rahatlıkla verebiliriz, yapacağımız tek şey bu sonsuz bir karanlıkta yalnız, kırılgan ve naif bir güzellik gibi duran dünyamızı, o küçük dimağlara iyice yerleştirmek, büyüyüp te içine etmesinler diye...



Benn Jordan-Pale Blue Dot
A Tribute to Carl Sagan


All songs written by Benn Jordan.

1. Looking Upwards
2. Ascent
3. Leaving Earth
4. Discovery
5. Infinity Alone
6. Passing Time
7. Becoming
8. Floating Vacuum
9. Cold, Agoraphobic
10. Outside
11. Hypoxia
12.These Solemn Stars
13. Looking Into the Past
14. Floating Vacuum II
15. Peace with Darkness
16. A Distant Earthrise
17. Safe Landing
18. Sunrise in Blue Skies

LİNK

Carl Sagan - Pale Blue Dot/Soluk Mavi Nokta


Hiç yorum yok:

Yorum Gönder

Related Posts with thumbnails